Pandemi sürecinde satış ofisleri ve şantiyelerde virüsün yayılmasını engellemeye yönelik alınan tedbirler inşaat sektöründe işleyişi önemli ölçüde aksatırken eve kapanan tüketicinin önemli ölçüde azalan gayrimenkul talebi sektörü zor durumda bıraktı. Bu durumun bir süre daha devam edeceği gerçeği ile, salgın devam ettikçe inşaat sektörü dışında özellikle tedarik zincirleri de tüm yönleri ile etkilenecektir. Tedarik zincirindeki sorunlar projelerin gecikmesine, tüketici memnuniyeti ve güveninin azalmasına ve geliştiricilerin ve yüklenicilerin finansal anlamda zor duruma düşmelerine neden olmaktadır. Gayrimenkul sektöründe ise yaz aylarında düşen faizler ve ekonominin toparlanmasıyla umut verici şekilde seyretmekteydi lakin salgının devam etmesi nedeniyle sektörde şu an için tekrar bir belirsizlik hakim. Son iki yıldır ertelenen konut talebinin tekrar canlanmasıyla bu yıl pandemi ilan edildiği Mart-Mayıs dönemi hariç geçen yıla göre belirgin bir iyileşme içine girmiş ancak salgının etkisinin artarak devam ettiği sonbahar aylarında sınırlı biçimde talep azaldı. Pandemi de durma noktasına gelen inşaat sektörü, gelen talepler doğrultusunda yaz ayların da yeniden toparlanma evresine geçerken şirketlerin yarım kalan projelerinin devam etmesi ve yeni projelere başlamaları istihdam açısından da sektöre önemli katkı sağladı.
Türkiye İMSAD Ekim ayı verilerine İnşaat malzemeleri sanayisinde faaliyetler geçtiğimiz ay önemli ölçüde arttı. İnşaat sektöründe kamu bankalarının teşvik paketleri ile kullanılan kredi olanaklarındaki artış ile inşaat malzemeleri iç talebindeki hızlı genişleme ekim ayında da devam etti. Faaliyet Endeksi ekim ayında bir önceki aya göre 3,1 puan daha yükseldi. Yaz aylarında faaliyetlerde görülen sıçrama sonbahar aylarında da devam ediyor. Böylece faaliyetler seviyesi salgın öncesi dönemin oldukça üzerine çıktı. İnşaat sektöründe mevcut işlerdeki yüksek tempo inşaat malzemeleri sanayi faaliyetlerinde de önemli bir ivme yarattı. Alıcıların Covid-19 salgınının ikinci dalgası endişesi ile hızlandırdığı ihracat siparişleri de faaliyetlere katkı sağladı. Faaliyetlerdeki ivmenin kasım ayı ortasından itibaren yavaşlaması bekleniyor.
Pandemi sonrası normalleşmeye kadar devam edecek belirsiz süreçte gayrimenkul sektörünün yurtiçi ve yurtdışında sahip olduğu güçlü potansiyelini korumak ve geliştirmek adına ilk hedefi şirket içi organizasyonlarını korumak ve yaşatmak olmalıdır. Toplum sağlığıyla birlikte sosyal hayatı ve ekonomiyi etkileyen coronavirus salgını, etkisini yitirdiğinde dünya yeniden şekillenecektir. Önümüzdeki yıl normalleşmenin tahmin edilen trendde gerçekleşmesi, istihdam ve gelir yaratmada beklenen ivmenin ortaya çıkması durumunda 2021 yılının ilk çeyreğinde hükümetin ve gayrimenkul yatırımcılarının piyasaya desteği sektörün bu krizi daha hafif atlatması açısından son derece önemli olacaktır. Bu yıl olduğu gibi yine kamu bankaları tarafından sunulabilecek düşük faizin gayrimenkul ve inşaat sektörüne olumlu katkısı olacaktır. Ekonomik konjonktür kısa vade de konuta olan talebin yer yer azalmasına neden olmasına rağmen biriken talep ve şehirlerimizdeki kentsel dönüşüm gerçeği orta vade de sektöre olan ilginin tekrar ortaya çıkmasını sağlayacaktır.